‘Al Fadimem’ Türküsünün Perde Arkası Aydınlandı: Yürek Burkan Bir Sevda Hikayesi Gün Yüzüne Çıktı
Afyonkarahisar’ın İscehisar ilçesine bağlı Cevizli ve Bayat ilçesine bağlı Sağırlı köylerini kapsayan topraklarda, nesilden nesile aktarılan, kulaklardan gönüllere sızan o meşhur ‘Al Fadimem’ türküsünün ardındaki gerçek hikaye, titiz bir çalışmayla gün yüzüne çıkarıldı. Yıllardır dillerde dolaşan, hüzünlü bir aşkın sembolü haline gelen bu türkü, artık sadece bir ezgi değil; derin bir sevdanın, zorluklarla sınanmış bir birlikteliğin öyküsü olarak karşımızda.
TÜBİTAK Destekli Proje, ‘Al Fadimem’in Sırlarını Araladı
Türk Dili ve Edebiyatı alanında, TÜBİTAK 2204-A Lise Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması kapsamında, İscehisar Faruk Öksüz Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde önemli bir bilimsel çalışma gerçekleştirildi. Tarih öğretmeni Faruk Karakuş’un danışmanlığında, 12. sınıf öğrencisi Ertuğrul Meriç Boydemir tarafından hazırlanan ve ‘Sözden Ezgiye: Fadime ile Efe Kadir’in Hikâyesinin Türküsüyle Yaşayan Belleği’ adını taşıyan proje, ‘Al Fadimem’ türküsünün kökenlerini, ilk sözlerini ve gerçek kahramanlarını birinci elden kaynaklarla aydınlattı.
Bu değerli araştırma, halk kültürünün canlı tanıkları olan türkülerin zaman içerisinde geçirdiği değişimleri, söz ve anlam kaymalarını gözler önüne sermeyi amaçlıyor. Proje ekibi, ‘Al Fadimem’ türküsünün gerçek kahramanları olan Kadir Kilci ve Fadime Bostan ile, onların yaşadığı döneme tanıklık etmiş akraba ve komşularla yapılan derinlemesine görüşmelerle bu çalışmanın temelini attı.
Bir Aşkın Türküye Dönüşüm Öyküsü: Fadime ve Efe Kadir
Yapılan görüşmeler ve derlenen bilgiler ışığında, ‘Al Fadimem’ türküsünün kahramanlarının hikayesi yürek burkan bir gerçekle karşımıza çıkıyor. Efe Kadir’in yetim ve yoksul olması, o dönemin şartlarında Fadime ile evlenmesine engel teşkil ediyordu. Bu duruma çare olarak, Fadime’nin de gönlüyle kabul ettiği bir kaçma eylemi gerçekleşti. Ancak, o dönemin yasaları gereği Fadime’nin yaşı resmi kayıtlarda küçük gösteriliyordu. Bu durum, Fadime’nin ailesinin şikayeti üzerine Efe Kadir’in tutuklanıp cezaevine gönderilmesine yol açtı.
Bu acı ayrılık, Fadime’nin başka biriyle evlendirilmesiyle daha da derinleşti. Efe Kadir’in cezaevinde yaşadığı çaresizlik ve özlem, onun yüreğinden kopan türkülerle dile geldi. ‘Al Fadimem’ de işte bu zorlu süreçte, sevdiğine duyduğu özlemi haykıran o unutulmaz ezgilerden biriydi.
40 Yıllık Ses Kaydı, Türküye Hayat Verdi
Bu kapsamlı araştırmanın en çarpıcı bulgularından biri, türkünün kahramanı Efe Kadir’in kendi sesinden kaydedilmiş bir kasetin bulunması oldu. 1985 yılında, Belçika’da yaşayan oğlu Hasan Kilci’nin talebi üzerine yapılan bu ses kaydı, Efe Kadir’in türkünün dört kıtasını bizzat seslendirdiğini ortaya koydu. Ali Kalkan, Veli Kilci ve aile bireyleri tarafından özenle saklanan bu nadide kayıt, ‘Al Fadimem’ türküsünün günümüze ulaşan ilk sözlerini tespit etmede en önemli ve güvenilir kaynak olarak öne çıktı.
Yapılan saha çalışmaları ve bu tarihi ses kaydı sayesinde, günümüzde bilinen sözlerden farklı olarak, daha önce hiç kayıt altına alınmamış kıtaların da var olduğu anlaşıldı. Bu bulgu, ‘Al Fadimem’ türküsünün kuşaklar boyunca aktarılırken geçirdiği değişimleri somut delillerle ortaya koyarak, halk müziğimizin zenginliğini ve dinamizmini bir kez daha gözler önüne serdi. gazeteaktuel.com.tr olarak, bu kültürel mirasa ışık tutan bu önemli çalışmayı siz değerli okurlarımızla paylaşmaktan gurur duyuyoruz.
